Torunum beni bir göle itti ve boğulurken güldü.
Daniel kahvesinden başını kaldırıp telefonuyla meşgul olan Paula'ya baktı. Paula dudaklarında hafif bir sırıtışla tek kaşını kaldırdı. "Bak Daniel," dedi, bana bakmaya bile tenezzül etmeden. "Sana bunu düşünmenin zamanı geldiğini söylemiştim." Daniel, gözlerine pek ulaşmayan endişeli bir ifadeyle başını salladı. Her zaman Paula'nın kuklası olmuştu, kendi annesi pahasına bile olsa onu memnun etmeye hevesliydi. "Anne, bence iyi bir fikir," dedi, sesinde yapmacık bir empati vardı. "Sadece her şeyin halledildiğinden emin olmak istiyoruz, bilirsin, senin huzurun için." Minnettar ve kafası karışık yaşlı kadın rolü yaparak başımı salladım. "Evet, elbette canım. Kulağa iyi bir fikir gibi geliyor."Devamı diğer sayfadadır.
