Bir ebeveyn olarak,

O an, bir ebeveyn olarak yaşadığım korkunun yanı sıra, bilinmeyenin çekiciliğini de hissettim. Merak ve korku, insanın içsel yolculuğunda birbirine kenetlenmiş iki duyguydu. Oğlumun odasında gördüğüm o garip hareket, belki de hayatın sunduğu beklenmedik sürprizlerdi; belki de bir uyarı, dikkatimizi çekmek isteyen bir ses. Her şeyin ardında gizli bir anlam, bir mesaj ararken, zihnimdeki düşünceler çığ gibi büyüdü. Belki de yaşadığımız her deneyim, bir kapı açıyordu; bilinmeyenle yüzleşmek, cesaret gerektiriyordu. O an hissettiğim korkunun ardından gelen düşünce, bir başka dünyanın kapılarını aralamak belki de en iyi yoldu. Bu tür anların, bizi hem korkutup hem de düşündürmesi, insan olmanın bir parçasıydı. Sonunda, korkunun ötesinde, gerçek cesaretin keşfine giden yolun her zaman açık olduğunu anladım.