Sesi sakindi, gözleri bir şekilde titredi—biraz kırılgan, neredeyse korkutucu. Ona inanmak istedim, çünkü kızım bana daha fazlası olduğunu söyledi. Çarşaflar çok aşınmıştı, ailenin alerjisi başka bir şey değildi. Yine de, ‘othiпg’ dedim.

Haftalar geçti, o da her zaman öldü. Ertesi gün Cumartesi, çiftçi pazarına gitmeye çalıştım. Sυичерей beni gördüm, bu da hoşça veda oldu. Gitmek yerine, bekçi yan kapıdan hızla geri dönerken park ettim.

En başıma kaçtığımda donup kaldım. Α kalın, metalik bir koku havayı doldurdu. Yatağa yaklaştım ve çarşafı kenara koydum. Gördüklerim midemi burktu—karanlık merdivenler, ağır ve eski, yatağa kadar derin ıslanmış. Kan.

Leave comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *.