Teğmenlerden Bakan Güler’e jet yanıt!
Güler, 30 Ağustos 2024’te Kara Harp Okulu’nda, mevzuattan kaldırılan yemin metniyle yapılan tören sırasında yaşananların ihraca gerekçe olmadığını söyleyerek, tören bitiminde birinci olan teğmenin ailelere tören alanını boşaltmaları yönünde uyarıda bulunmasının uygunsuz bir davranış olduğunu öne sürdü. Muhalefet milletvekillerinin “Konunun özü Mustafa Kemal’in askerleriyiz sözüdür” eleştirisine ise Güler, “Değildir” yanıtını verdi. Bakan Güler’in bu sözleri, ihraç edilen teğmenler arasında tepkiye yol açtı. Teğmenlerden İzzet Talip Akarsu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Güler’in iddialarını yalanlayarak kendilerine bu ifadelerle ilgili soru sorulmadığını söylemenin doğru olmadığını belirtti. Akarsu, bilgi alma sürecinde neler yaşandığının, o dönemde görev yapan heyet başkanı tarafından açıklanabileceğini söyledi. Akarsu, açıklamasında yaşanan süreçte hâlâ genç yaşta olan teğmenlerin daha fazla yıpratılmaması gerektiğini vurguladı. “Evlatlarınız yaşındaki insanları daha da zor duruma sokmayın” ifadeleriyle Bakan Güler’in sözlerine tepki gösterdi. İhraç edilen teğmenlerden Serhat Gündar da sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, TSK Disiplin Kanunu’nun “TSK’nin itibarını sarsacak davranışlarda bulunmak” maddesiyle ihraç edildiklerini belirtti. Gündar, kendilerine disiplin, itibar kaybı ve yurtdışı iltisakı gibi farklı gerekçeler öne sürülmesine tepki göstererek, “Bizi sahipleneceğiniz yerde iftira atıyorsunuz” dedi. Gündar, törende yaşadıkları sevinç ve gururu ifade etmelerinin ihraç gerekçesi olamayacağını savundu. Genç yaşta verdikleri emeğin karşılığında böylesi ağır bir yaptırımla karşılaşmalarının kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Bir diğer ihraç edilen teğmen Deniz Demirtaş ise Atatürk’ün siyaset üstü bir değer olduğunu hatırlatarak, sürecin siyasi tartışmalara malzeme yapıldığını ve buna göz yumulduğunu söyledi. Demirtaş, TSK personeliyken kendilerine yönelik hakaret ve tehditlere sessiz kalındığını vurguladı.
Teğmen Batuhan Gazi Kılıç da açıklamasında, tören sırasında ailelerin zaten alanda bulunduğunu belirterek Bakan Güler’in iddialarına itiraz etti. Kılıç ayrıca, geçmişte şehit annesi Pakize Akbaba’ya yönelik sert ifadeleri hatırlatarak, “Makamı ne olursa olsun kimsenin şehit annesine parmak sallama hakkı yoktur” dedi. Kılıç, yaşadıkları süreçte telefon numaralarının müstehcen sitelere dağıtıldığını, gizli numaralardan tehdit aldıklarını da dile getirdi.