Şimdi, babamın ellerini hatırlarken, içimde bir saygı ve sevgi büyüyor. O eller, hayata tutunan ve mücadele eden bir adamın kimliğini oluşturmuştu. Yıllar geçtikçe, onun özverili çalışmasının arkasındaki sevgiyi ve fedakarlığı daha iyi kavrıyorum. Her bir çizik, her bir yara, onun hayatına koyduğu direnişin ve azmin bir parçasıydı. Şimdi anlıyorum ki, çalışmak sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda insanın ruhunu yücelten bir eylem. Çocukken gücenildiğim o görüntüler, artık benim için ilham kaynağı oldu. Babamın elleri, hem geçmişin hem de geleceğin bir hatırlatıcısı olarak kalacak; bana her zaman dayanıklılığın ve sevginin sembolü olarak yol gösterecek. Biliyor musun, o ellerde sadece yorgunluk değil, aynı zamanda bir hayatın özüdür. İşte bu yüzden, babamın ellerini artık bir övgüyle hatırlıyorum; çünkü onların ardında bir dünya var.

Leave comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *.